ARI HAVASI VE ARI OTU

Arı Havası diye bir terim duydunuz mu?… Ben duymamıştım; internet aramalarında karşılaştım. Daha buna sıra gelmeden bir süredir kafamı meşgul eden başka bir merak yüzünden oturdum bilgisayarın başına; amacım genellikle yol gezilerinde gördüğüm, çoraklaşan dağları ovaları nasıl yeşillendiririz sorusuna cevap bulmaktı. Bu başlıkla örtüşen bir kaynak bulamadım; kelimeleri girdiğimde tabiat parkları gibi linkler çıkıyor.

Araştırmayı bir ‘tık’ daha derinleştirdim. Bu arada ‘neleri dert ediniyor,’ diye düşünebilirsiniz? Bana göre dünyanın eko-sistemini korumak varoluşumuzu zenginleştiren bir anlayışın tezahürüdür… Yaşadığımız çevre, aslan yattığı yerden belli olur deyiminde olduğu gibi,  hayata olduğu kadar ‘kendimize’ bakışımızı ele verir. Bu nedenle çevre konularında düşünmek ‘toplumsal’ bir sorundur!!!

Neyse burayı kısa keseyim; çorak arazi ve çalı ile yeşillendirme üzerinden bazı parametreleri girerek yerel bazda bazı sonuçlara vardım; mesela Soma’ da kızılcık, Alaşehir ötesi, Sarıgöl ve özellikle Selendi için Bal Otu’ nu önerebilir miyiz?…  fikri düşünülebilir gibi geldi.

Fakat bunları iyi bilemem; çünkü ne toprak bilgim var ne de tohum-fidan… Bunları yetkililer araştıracak.

İşte tam bu sıralarda eskiden Tarım Bakanlığında çalışan ve sonrasında özel sektör deneyimi de olan Feridun Ekiz ile konuşma fırsatı bulduk. Kendisi birçok tarımsal projeye imza atmış ve saha gözlemi çok iyi bir uzman; ayrıca laf lafı açtıkça onun ne kadar derin sosyolojik malzemeye de sahip olduğunu gördük. Çünkü sahada, kuş uçmaz-kervan geçmez yerlere de gitmiş; elinde bazı fotoğraflar, notlar, proje örnekleri ve dönemsel karşılaştırmalar için tuttuğu bazı kayıtlar var-mış…

Var-mış diyoruz, bir kısmı özel hayatları ilgilendirdiği için yaktığını, bazı projeler ile gözlemlerini hatırlayabilirse toparlayacağını söyledi. Biz –ısrarla- bu konuda arşivi kitaplaştırmasını söyledik; çünkü dünde kalanlar gibi mesela Manisamızda bir Duran Yazır vardı, Mühendisti, AB ile ilk projeleri yapan bir adamdı, notları nerelerdedir kimbilir?

Konuya gelelim…

İşte bu Feridun Bey bize Bal Otu’ndan bahsetti, çok önemli bir bitki türü olduğunu, özellikle serperek toprağa tutunmalarının sağlanması halinde eko-sisteme çok yararlı olacağını söyledi.

Eko-sistem denince tabii, bal olur da arı olmaz mı; burada tavsiye edilen arı cinsinin Kafkas arısı olduğunu sanırdık, meğer Anadolu Melezi çok daha verimliymiş… Ve maalesef yurtdışı kaçırılma ile yurt içindeki kalıntı ilaçlardaki zehirler, yeşilliğin azalması nedeniyle türü tükeniyormuş…

Nitekim yakın bölgemizde ciddi bir arıcılık-balcılık işi yapan birinin bu Anadolu Melezini, Bulgaristan’dan gizlice yurda getirip tekrar çoğaltmaya çalıştığını söyledi. Bu arada biliyorsunuz Manisa’da ve Türkiye’de Bal Ormanları kurulması projeleri var ve yerelde bu çalışmayı yürüten Tarım Bakanlığı da iyi organize olmuş. İşte tam bu noktada arı cinsleri konusunda özellikle ‘Anadolu Melezi’ türü üzerinde biraz daha gayretli olma uyarımızı paylaşalım.

Diğer bir önerimiz de gerek Bal Ormanları’ nda gerek çorak bölgelerin ıslahında ya da bitki çeşitliliğine destek olmak üzere Arı otu’ nun yaygınlaştırılmasına da önem vermekte yarar var.

Arı Otu nedir? Bunu kitabî olarak yazılanları aktarmak kolaycılık olur, meraklısı incelesin; ama hem arının besinine katkıda bulunuyor, hem tıpta kullanılıyor hem de erozyonu önleyici bir etkisi olduğunu söyleyelim…

Peki yazının başlığında kullandığımız Arı Havası nedir?

Arı havası, sıcak bir arı kovanındaki buharı özel bir solunum maskesi ile içine çekmektir.

Nitekim son yıllarda özellikle solunum rahatsızlıklarının ve dolaşım bozukluklarının gittikçe daha da arttığını hatırlatalım; işte bu ‘arı havası’, kronik akciğer ya da astım gibi hastalıklarda kullanılan ‘oksijen maskesi’ gibi teneffüs etkisine sahip bir ilaç desteği veriyor.

İnşallah bu metodun ilaç tedavilerine destek olmak üzere kullanılacağı Arıcılık faaliyetleri içersinde yer aldığını görürüz… Bu bir.

İki:

Ve her şeyden önemlisi, içinde bulunduğumuz eko sistemin, doğanın kirliliğinin azalarak; Arı Havasına dönüşen sağlıklı çevre bilincine daha çok değer veririz!